Ateşe Dönenler Uluslararası Resim Sergisi ve 2 Temmuz Sivas Şehitleri Programı duygu dolu anlara sahne olurken, Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç, “Yakın tarihimizin karanlıkta kalan bu yanı aydınlanmadıkça, ülkemizde toplumsal barış ve kardeşliği tesis edemeyeceğimiz açıktır” dedi.
Yakın Türkiye tarihinin en utanç verici sayfalarından biri olan Sivas Madımak Otel’de yaşanan olaylar, Buca’da unutulmadı. Buca Belediyesi, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Buca Şubesi ile 1-5 Temmuz tarihleri arasında “Ateşe Dönenler Uluslararası Resim Sergisi”ni düzenledi. Buca Belediyesi Kültür Sanat Merkezi’nde (BBKSM) gerçekleştirilen serginin yanı sıra Alevi Kültür Dernekleri Buca Şubesi ile Kasaplar Meydanı’nda “Sönmeyen Ateş Sivas: 2 Temmuz Sivas Şehitlerini Anma Programı” gerçekleştirildi. Kolaylaştırıcılığını Gazeteci Vedat Araz’ın gerçekleştirdiği etkinlikte, Yazar Hidayet Karakuş 2 Temmuz 1993 günü yaşadıklarını anlattı. Ali Ekber Eren, Aliyar Nihan ve Eren Begali de türküleriyle sahnede yerlerini aldı. Saygı duruşu ile başlayan anma etkinliklerinde, hayatını kaybeden aydın ve sanatçıların ismi tek tek okunurken duygu dolu anlar yaşandı.
Sergi açılışında bir konuşma yapan Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç, Madımak’ın yüreklerde yaktığı ateşin sönmediğini belirterek, “Kendine ‘insanım’ diyen herkesin yüreğini dağlayan, kor gibi yakan bu utanç günü tam 29 yıl önce yaşandı. Dilinde türküleri ve şiirleri, elinde sazı ve kaleminden başka bir silahı olmayan aydınlarımız, vahşi bir ateşe kurban gideli 29 yıl geçti. Yakın tarihimizin karanlıkta kalan bu yanı aydınlanmadıkça, ülkemizde toplumsal barış ve kardeşliği tesis edemeyeceğimiz açıktır. Toplumsal kutuplaşmanın en acı örneklerinden biri olan 2 Temmuz Sivas Madımak’ta yaşananların bir daha tekrar etmemesi için de bu, elzem bir durumdur” diye konuştu.
Sivas’ta yaşamını yitirenleri de anan Başkan Kılıç, “2 Temmuz 1993 Sivas Madımak Katliamı, biri 14, diğeri 12 yaşında iki çocuk olmak üzere iki çocuğu, Behçet Aysan’ın güvercin nefesini, Hasret Gültekin’in umutlu ezgilerini, Metin Altıok’un mahcup gülüşünü, Asaf Koçak’ın gülümseten çizgilerini, ‘İnsanlar Gülsün’ diyen Nesimi Çimen’i, ‘Sivas Ellerinde Ömrüm Çalınır’ diyen Muhlis Akarsu’yu, semaha duranlar ve nice ozan, genç, akademisyeni koparıp aldılar bizden. Yitirdiğimiz bütün canlarımızı saygı ve özlemle anıyorum” dedi.
E-Gazetem.com
Yakın Türkiye tarihinin en utanç verici sayfalarından biri olan Sivas Madımak Otel’de yaşanan olaylar, Buca’da unutulmadı. Buca Belediyesi, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Buca Şubesi ile 1-5 Temmuz tarihleri arasında “Ateşe Dönenler Uluslararası Resim Sergisi”ni düzenledi. Buca Belediyesi Kültür Sanat Merkezi’nde (BBKSM) gerçekleştirilen serginin yanı sıra Alevi Kültür Dernekleri Buca Şubesi ile Kasaplar Meydanı’nda “Sönmeyen Ateş Sivas: 2 Temmuz Sivas Şehitlerini Anma Programı” gerçekleştirildi. Kolaylaştırıcılığını Gazeteci Vedat Araz’ın gerçekleştirdiği etkinlikte, Yazar Hidayet Karakuş 2 Temmuz 1993 günü yaşadıklarını anlattı. Ali Ekber Eren, Aliyar Nihan ve Eren Begali de türküleriyle sahnede yerlerini aldı. Saygı duruşu ile başlayan anma etkinliklerinde, hayatını kaybeden aydın ve sanatçıların ismi tek tek okunurken duygu dolu anlar yaşandı.
Sergi açılışında bir konuşma yapan Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç, Madımak’ın yüreklerde yaktığı ateşin sönmediğini belirterek, “Kendine ‘insanım’ diyen herkesin yüreğini dağlayan, kor gibi yakan bu utanç günü tam 29 yıl önce yaşandı. Dilinde türküleri ve şiirleri, elinde sazı ve kaleminden başka bir silahı olmayan aydınlarımız, vahşi bir ateşe kurban gideli 29 yıl geçti. Yakın tarihimizin karanlıkta kalan bu yanı aydınlanmadıkça, ülkemizde toplumsal barış ve kardeşliği tesis edemeyeceğimiz açıktır. Toplumsal kutuplaşmanın en acı örneklerinden biri olan 2 Temmuz Sivas Madımak’ta yaşananların bir daha tekrar etmemesi için de bu, elzem bir durumdur” diye konuştu.
Sivas’ta yaşamını yitirenleri de anan Başkan Kılıç, “2 Temmuz 1993 Sivas Madımak Katliamı, biri 14, diğeri 12 yaşında iki çocuk olmak üzere iki çocuğu, Behçet Aysan’ın güvercin nefesini, Hasret Gültekin’in umutlu ezgilerini, Metin Altıok’un mahcup gülüşünü, Asaf Koçak’ın gülümseten çizgilerini, ‘İnsanlar Gülsün’ diyen Nesimi Çimen’i, ‘Sivas Ellerinde Ömrüm Çalınır’ diyen Muhlis Akarsu’yu, semaha duranlar ve nice ozan, genç, akademisyeni koparıp aldılar bizden. Yitirdiğimiz bütün canlarımızı saygı ve özlemle anıyorum” dedi.
E-Gazetem.com
