Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
Türkiye, Rusya ile vardığı mutabakat çerçevesinde rejimin saldırılarına imkan vermeyecektir. Saldırılara devam eden rejim, çok daha ağır kayıplarla bunun bedelini ödeyecektir. İdlib’de provokatif eylemler düzenleyen karanlık örgütlere müsamaha göstermeyeceğiz.
Sığınmacılara karşı insanlık dışı tavırlarını sürdüren ülkelerin, bu hukuksuz eylemlerinden vazgeçmelerini istiyoruz. Libya’da darbeci Hafter’in gerçek yüzünün daha iyi görüldüğünün başlangıcıdır.
Bölücü örgütün ülkemizin salgın hastalıkla mücadelede dahi eyleme ara vermemesi, terörizmin çirkin yüzünü ortaya koymuştur. Terör örgütüne nefes aldırmamakta kararlıyız. Bu doğrultuda yürüttüğümüz operasyonlarla, toplam 38 teröristi etkisiz hale getirildi. Türkiye’nin iç ve dış güvenliğiyle ilgili çalışmalarını kesintisiz ve tavizsiz bir şekilde sürdürüyoruz.
CORONA VİRÜSÜ SALGINI
Türkiye corona virüsü ile ilgili mücadelesini 4 ana başlıkla sürdürmektedir. Birincisi, insanlar arası fiziksel teması kısıtlamaktır.
Okulların tatil edilmesi, sokağa çıkma yasağı gibi tüm tedbirler bu amaca yöneliktir. İkincisi, sağlık sistemlerinin kesintisiz işlemesidir. Kritik konular başta olmak üzere, her alanda çok iyi seviyedeyiz
Üçüncüsü, gıda ve temizlik hizmetlerinin aksamamasıdır. İstisnai birkaç görüntünün dışında, bu konuda da sıkıntımız bulunmuyor. Dördüncüsü ise kamu düzeninin bozulmamasıdır. Vefa sosyal destek gruplarına da destek vermek suretiyle güvenlik güçlerimiz görevlerini sürdürüyorlar.
Bu güne kadar 3 milyon vatandaşımıza destek verilmiştir. Yaklaşık 1 milyon, 65 yaş üstü vatandaşımıza kolonya ve maske dağıtımı yapılmıştır.
Salgının yayılmasını engellemek için 239 yerleşim yeri de karantina altında tutulmaktadır.
Corona virüsü salgının önüne geçmek için aldığımız tedbirlerin meyvelerini toplamaya başladık. Test sayımızı 40 binin üzerine çıkardık. Test vaka oranımız azalıyor, iyileşen hasta sayımız artıyor.
Yoğun bakımda ve solunum cihazına bağlı hastalarımız ve vefat eden hastalarımız aynı düzeyde seyrediyor. Gelişmeler Sağlık Bakanlığımız tarafından her gün paylaşılıyor. Hastanelerimizde yoğunluk yaşanmıyor. Tüm sağlık personelimize şükranlarımız sunuyorum.
Ücretsiz maske dağıtımımız sürüyor. Maskeden tuluma, ilaçtan sağlık malzemelerine hiçbir eksiğimiz bulunmuyor. Solunum cihazındaki üretim konusunda başarılar neticelendi. Cihazların üretimi başladı, Mayıs ayının sonuna kadar 5 bin cihazı üretmiş olacağız.
Bu başarı her fırsatta, altını çizdiğimiz milli teknoloji hamlesinin somut bir örneğidir. Bugün itibariyle 100 tane solunum cihazını teslim aldık.
Tıbbi cihaz ve ilaç başta olmak üzere kritik tüm alanlarda bu çalışmaları sürdüreceğiz.
Makine ve Kimya Endüstrisi kurumumuz da üretimiyle bu yarışta yerini almıştır. Diğer taraftan elimizde epeyce bir stoğu bulunan, kritik ilaçların üretimine yerli firmalarımız da başladı. Tüm süreçleri yakından takip ediyoruz. Ülkemizin bu kritik döneminde yapılan her milli adımı, önemli görüyoruz.
Sağlık personeli açısında, hayati olan N95 ve N99 maskelerinin, filtrelerin geliştirilme süreci bitti, testlerine başlandı. En kısa sürede üretime geçeceğiz. Bu filtreler konusunda da dışa bağımlılıktan kurtuluyoruz.
31 İLDE 4 GÜNLÜK SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI
Türkiye vaktinde aldığı tedbirler sayesinde bu tehlikenin önemine geçerek, en rahat hizmet veren ülke haline gelmiştir. Milletimizin açıklanan tedbirlere uyması sayesinde, salgının felaket boyutunun önüne geçtik. Hafta sonu sokağa çıkma kısıtlaması da salgının önlenmesine büyük fayda sağladı. Kısıtlamanın, bazı uygulamaları aksatmayacak şekilde uygulamaya devam edeceğiz.
23-24-25-26 Nisan tarihleri arasında ise, 31 ilde sokağa çıkma sınırlandırması yapmayı planlıyoruz. 22 Nisan akşamı 00.00’dan itibaren, 26 Nisan’a kadar kısıtlamayı uygulayacağız.
Bununla ilgili ayrıntılar, İçişleri Bakanlığı tarafından açıklanacaktır.
Amacımız önlemleri en titiz şekilde uygulayarak, salgının seyrini, Ramazan Bayramı sonrası normale dönüşe imkan sağlıyacak seviyeye indirmiş olmaktır. Bazı adımları bayram öncesi atabiliriz, sektörlere şimdiden duyuruyoruz.
Türkiye, dünyanın neresinde olursa olsun her vatandaşının yanındadır. Bu anlayışla, salgın başladığında yurt dışında olan vatandaşlarımız hava köprüleriyle ülkemize getirdik. Sağlık taramasından geçirip, yüksek öğretim yurtlarında 14 gün süreyle karantinada tuttuk.
Bakanlıklarımızın ve THY işbirliğiyle, 39 bin vatandaşımızı vatanlarıyla kavuşturduk. 12 bin vatandaşımızın yurtlardaki karantinası devam ediyor. 25 bin vatandaşımız ise yurt dışından Türkiye’ye getiriyoruz. Amacımız Ramazan öncesi bu operasyonu tamamlamaktır.
Yeni İnfaz Düzenlemesi kapsamında, bir tarafı izinli bir tarafı tahliye olmak üzere 90 bine yakın mahkum cezaevinden çıkmıştır. Hem cezaevlerimizi kapasite itibariyle rahatlatmış, aşırı yoğunluk sebebiyle salgın tehlikesinin önüne geçmiş olduk.
Evde Kal Türkiye sloganıyla gönüllü karantina uyguladığımız şu günlerde gençlerimize çağrıda bulunmak istiyorum. Dünyada yıldızı parlayan yazılım sektörüyle ilgili proje başlatıyoruz.
3 yılda 1 milyon gencimizin eğitimi bakanlıklarımız tarafından gerçekleştirilecektir. Yıl sonuna kadar eğitim sayısı 100’e çıkacaktır. Gençlerimizin tek yapması gereken, sistemi girip öz geçmişlerini kaydetmeleridir.
Programı tamamlayanlar, güvenliğinden veri analistliğine, siber güvenlikten diğer sektörlere 15 farklı alanda istihdam edilmelerini sağlayacaklardır. Gençlerimiz corona günlerini geleceğe yönelik yatırımla geçirecektir.
Çeşitli illerimizdeki 14 milyon metrekare hazine arazisini, çiftçilerimizin kullanımına sunuyoruz. Künyelerinde tıp fakültesi bulunan 43 üniversitemize, üniversite hastanelerimize, hizmet kalitelerini yükseltmek için 8 bin 635 sözleşmeli personel ve 5 binin üzerinde işçi kadrosu müjdeliyoruz.
CHP'Lİ BELEDİYELER SALGINLA MÜCADELEYİ HİÇE SAYIYOR
CHP'nin başını kestiği bir kesim yine bozgunculuk peşindedir. Salgınla mücadele güçlü bir koordinasyonu gerektiriyor. Uygulamanın her il, ilçe, mahalle düzeyinde bu anlayışla yürütülmesi şarttır. Peki CHP'li belediyeler ne yapıyor? Cumhurbaşkanlığını, sağlık bakanlığını, valiliği, kaymakamlığı hiçe sayarak kendi başına yardım toplamaya, ekmek dağıtmaya, hastane kurmaya çalışıyorlar. Asli işlerini yürütemeyen CHP'li belediyelerin salgınla mücadeleyi hiçe sayarak bu tür faaliyetlerin amacı halka hizmet vermek değil şov yapmaktır.
Adana, İstanbul ve Mersin belediyelerinin sokağa çıkma yasağı sırasında sergiledikleri tavrın başka hiçbir açıklaması yoktur. Mesela Mersin'de CHP'li büyükşehir belediyesi şov yaparken aynı partinin Yenişehir ve Mezitli belediyeleri valilikle işbirliği halinde faaliyet yürütmüştür. Bu tür teşebbüsler FETÖ ve PKK gibi örgütler tarafından da denenmiştir.
TEDBİRLERİ SABOTE ETMEYE ÇALIŞIYORLAR
Salgın sebebiyle sağlık sisteminin çökmesini, kamu güvenliğinin zaafa uğramasını bekleyenler umdukları olmayınca gözlerini yapılan hizmetlere dikmişlerdir. Şimdi de maalesef salgın hastalıkla mücadele için alınan tedbirleri sabote etmeye çalışıyorlar. Ülkemizin ciddi kayıplar veren yerler arasına girmelerini bekliyorlardı. Umutlarını Uganda'ya bağlayacak kadar küçüldüler. Güya hükümetle yarışmaya kalktılar. Onlar fuar merkezini veya merkezlerini panellerle bölerek oralarda, içindeki standları sahra hastanesi diye yutturmaya kalktılar.
BİZ KİMSENİN PARASINA EL KOYMADIK
Siz kendinize ait olmayan böyle bir alana veya böyle bir konuda konuşma hakkına sahip değilsiniz. Devlet yardımları tek hesapta toplayınca da 'paralarımıza el konuldu' yalanına sarıldılar. Devlet olarak biz kimsenin parasına el koymadık ve böyle bir yanlışın içine girmedik, girmeyiz.