Gökçen, şunları kaydetti:“Son günlerde adalet gündemi her zamanki gibi çok yoğun ve bununla ilgili TBMM’de parlamenter muhalefet olarak ve aynı zamanda sokaklarda, meydanlarda ve özellikle tabii ki son gelişmeler ışığında Esenyurt'ta demokrasi için, adalet için, insan hakları için ve Türkiye'nin çok daha huzur içinde yaşayabileceğimiz bir ülke haline gelmesi için, hepimizin geleceği için mücadeleye devam ediyoruz. Bu kapsamda yaptığımız bazı çalışmalar ve genel merkezimizin planlamaları hakkında sizlerle bazı bilgiler paylaşacağız.“Adalet Politikaları Danışma Kurulu kurduk”Öncelikle bir Adalet Politikaları Danışma Kurulu kurduk ve kurulumuz, akademisyenlerden hukuk alanında çalışmış, hayatını buna vakfetmiş olan uzmanlarımızdan, aynı zamanda yargıda görev yapmış olan eski hakim ve savcılarımızdan oluşuyor. Kendileriyle sıklıkla hem toplantı halinde -ki toplantılara Genel Başkanımız da iştirak etti- hem de birer birer kendilerinin uzmanlığına başvurarak adalet politikalarımızı belirliyoruz. Geleceğe dair önümüzdeki kısa, uzun ve orta vadeye dair adalet politikaları hakkında, Anayasa ile ilgili dayatılan bazı tartışmalar hakkında bilgilerini, fikirlerini soruyoruz ve onların görüşlerine başvuruyoruz.“Süleyman Bülbül, toplumsal davaların takibi konusunda koordinasyonunla görevlendirildi”Süleyman Bülbül, toplumsal davaların takibi konusunda koordinasyonunla görevlendirildi. Kendisi milletvekillerimiz, parti yöneticilerimiz ve parti hukukçularımız tarafından, toplumsal davaların düzenli bir şekilde takip edilmesi, bunların partimize raporlanması ve ilgili kurullara bilgilerin aktarılması konusunda Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel’in oluruyla görevlendirilmiştir. CHP, ‘İkinci Yüzyıl Değişim Kurultayı’nda, 4-9 Eylül tarihlerinde gerçekleşmişti bu kurultay, kurultayımızın 7-8 Eylül tarihlerinde parti programına dair bir çalıştay gerçekleştirmiştik. Ve bu çalıştayda dört ana temada bütün kurultay delegelerimiz konuşmuşlardı. Birincisi demokrasi ve adalet, ikincisi sosyal refah, üçüncüsü kapsayıcı kalkınma, dördüncüsü dış politika ve ulusal güvenlik. Bu dört tema içinde demokrasi ve adalet başlığında üyelerimiz, parti yöneticilerimiz ve milletvekillerimiz görüşlerini paylaştılar. Burada adalet politikaları, demokrasi, insan hakları ve hukuk, Anayasa’yla ilgili görüşlerini paylaştılar. Bu görüşler bize raporlandı. Bütün masalardan çıkan görüşler doğrultusunda bir planlama gerçekleştirdik.“İlk toplantı İzmir’de, ikincisi Muğla’da”Bu kapsamda yedi bölgede ‘Adalet Buluşmaları’ gerçekleştiriyoruz. Buluşmalarımızın ilki 16 Kasım’da İzmir'de olacak. İkincisi 17 Kasım'da Muğla’da olacak. Bu toplantılarımız sadece birer panel şeklinde değil, herkesin konuştuğu ve konu başlığının ilgilendirdiği herkesin olduğu, ilgili uzmanların da meslek örgütlerinin de sivil toplum örgütlerinin de yer aldığı ve düşüncelerini ifade ettiği katılımcı toplantılar şeklinde gerçekleşecek. Bu toplantılardan önce CHP ilçe örgütlerimizin her birinin yönetim kurullarında belirlemiş olduğu görüşler, il başkanlığımızda toplanıyor. İl yönetimlerimizde toplanan görüşler de bu toplantıda paylaşılıyor. Dolayısıyla partimiz ve sivil toplum ve aynı zamanda toplumsal muhalefet ve meslek örgütleri arasında sıkı ve konu bazlı bir bağ kurmuş oluyoruz.“İzmir'de gerçekleştireceğimiz toplantının teması, ‘Şiddetle Mücadele ve Adalet’ olacak”İzmir'de gerçekleştireceğimiz toplantının teması, ‘Şiddetle Mücadele ve Adalet’ olacak. Şiddetle mücadele son zamanlarda hepimizin çok rahatsızlık duyduğu çocuk cinayetleri, çocuğa karşı şiddet, çocuk istismarı, aynı zamanda kadına yönelik şiddet, taciz, cinsel suçlar başta olmak üzere sokaktaü sosyal medyada, haberlerde gördüğümüz ve hepimizin vicdanını sarsan bu artan şiddet olayına nasıl yaklaşmamız gerektiğini hep beraber konuşacağız, öncesinde de uzman görüşlerini aldığımız toplantı olacak. Bunun sonucunda parti programımıza dair bir katkı sunacak sonuç bildirgemizi sizlerle paylaşacağız. Türkiye'de şiddet olgusu tesadüfen olan bir şey değil. Şiddet sadece münferit olaylarda karşımıza çıkan bir durum değil. 22 yıllık bir iktidar varsa o zaman bu artan şiddet; örneğin beş çocuğun nasıl öldüğünü gördük, bir çocuğun Diyarbakır'da nasıl öldüğünü gördük ve ardından dava süreçlerinde yaşanan sıkıntıları bütün kamuoyu takip ediyor. Ama işe sadece tekil olay olarak bakmak yerine, ‘22 yıllık bir iktidarın burada ne sorumluluğu var’ bunu sormak ve doğru tespit etmek zorundayız. Ama daha da önemlisi, bu şiddet olaylarının gerçekleşmemesi için nasıl bir politika izlemek zorundayız? Biz aslında sorumluyu doğru tespit etmekle birlikte bizim ne yapacağımız ve bu olayları gerçekten önlemek isteyen ama önleme çabalarına rağmen bu olaylar gerçekleşiyorsa nasıl buna cevap vermesi gerektiğini bilen bir devlet anlayışını önemsiyoruz. O yüzden bunları konuşacağız.“Muğla'da konumuz ‘Çevre, Ormanların Korunması ve Adalet’ olacak”Muğla'da ise konumuz, ‘Çevre, Ormanların Korunması ve Adalet’ olacak. Muğla'da ve birçok ilimizde orman yangınları yaşadık. Muğla'da bu çok yaygın bir şekilde gerçekleşti. Bütün vatandaşlarımız yangınları söndürebilmek, önleyebilmek için büyük bir mücadele verdiler. Aynı zamanda Akbelen’de bir direniş gerçekleşti. Bütün bu tecrübelerin arkasından bazı dava süreçleri de takip edildi. Hem orada direnenlerin yargılandığı davalar hem de ormanlık alanların dönüştürülmesine dair ya da çevre mücadelesiyle ilgili idari ve ceza davaları. Bütün bunların takip edildiği platformlarla birlikte Muğla'da bir araya geleceğiz. Aynı şekilde barodan bir temsilcinin de bizlerle görüşlerini paylaşmasını isteyeceğiz.“Sonunda ortaya bir ‘Hukuk Reformu Strateji Planı’ çıkacak”Özetle Türkiye'de yanlış giden şeyler var. Hepimiz farkındayız. Ama bu soru işaretlerine karşı, yanlış giden her ne varsa bunlara nasıl cevap verdiğimizi; doğru bir örgütlenme biçimiyle ve bunlara doğru ve gerçekçi çözüm önerileri de gelmek mantığıyla ifade edilebilir. Bu yüzden bizler bütün bu temalarda insan haklarını, hukuku, adaleti nasıl koruyacağımızı tek tek tartışacağız ve işin sonunda ortaya bir ‘Hukuk Reformu Strateji Planı’ çıkacak. Bütün bu bölgelerde yaşayan vatandaşlarımızı, toplantılarımıza katılmaya ve bu toplantılarda görüşlerini ifade etmeye, kendi tecrübelerini paylaşmaya davet ediyoruz. İzmir'de ve Muğla'da annesi katledilen bir kardeşimiz gelecek. Kendisi şiddete uğrayan kadın arkadaşlarımız gelecek. Ölümden dönmüş ve hayatta kalmış olan, hukuk mücadelesini büyük bir güçle, cesaretle sürdüren kız kardeşlerimiz olacak bizlerle birlikte. Aynı zamanda bir yakını istismara uğramış olan bir arkadaşımız orada olacak ve orada bizlerle görüşlerini paylaşacaklar. Aynı zamanda dayanışmalarını gösterecekler. Yani hep beraber çözüm için çalışacağız. Ama bu işi paydaşlarını asla kenarda, geride bırakmayacağız.”“‘Etki ajanlığını şöyle değil de böyle yapalım’ diye bir düşünce içinde olmayız”Gökçen, açıklamasının ardından soruları yanıtladı. Bir gazetecinin, AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin’in etki ajanlığı maddesine ilişki Genel Kurul’da söylediği “Muhalefet bize öneri getirmezse biz yine bu haliyle yasalaştırma yoluna gideceğiz” sözleri, AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler’in açıklamaları, meslek örgütleri, baro ve STK’ların çağrılarını hatırlatarak, “Siz yeni metni ne zaman oluşturacaksınız. Aksi takdirde iktidar 'etki ajanlığını' yeniden bir dayatmayla getirebilir mi” sorusuna şu yanıtı verdi:“Bu doğru bir yöntem değil. Siz eğer içinde belirsizlik içeren bir kanunu bütün itirazlara rağmen hep aynı yöntemle getiriyorsanız, en başta muhalefetin görüşünü almak yerine, bundan kaçınarak Türkiye'de demokrasiye büyük bir zarar verecek, muhalefeti baskılayacak ve sindirmeye çalışacak bir kanun teklifiyle geliyorsanız burada zaten bir sorun vardır. O yüzden ‘Şu anda geri çektik ama aynısını getiririz’ gibi bir mantığı en baştan böyle bir sopanın gösteriliyor olmasını da doğru bulmayız. Hem siyasi nezaket açısından hem de demokrasiye bakış açısı bakımından. O yüzden biz, ‘Etki ajanlığını şöyle değil de böyle yapalım’ diye bir düşünce içinde olmayız. Ama eğer bize doğru bilgiler verilirse ama bu Adalet Komisyonu’nda paylaşılan bilgiler gibi değil... Adalet Komisyonu'nda MİT Hukuk Müşaviri geldi ve şunları söyledi: ‘Bazı suçlar işleniyor Türkiye'de. Uyuşturucu, tehdit, şantala ilgili cezalar yeterli değil. Biz bunları ajanlığa bağlayamıyoruz ama ajanlık faaliyetleri gelişti. Farklı yöntemlerde artık ajanlık yapılıyor.’ Doğru farklı yöntemlerde ajanlık yapılıyor. Ama işin esasına döndüğümüz zaman tehdidin, şantajın, insan kaçırmanın, uyuşturucunun cezası bu kadar mı yetersiz de siz buna ihtiyaç duyuyorsunuz? Ama gerçekten bir ihtiyaç varsa ve bu ifade özgürlüğünü, örgütlenme özgürlüğünü hiç ilgilendirmeyen bir şekilde ve mevcut kanunlarda ne eksik olduğu anlatılırsa o zaman bu tartışma imkanı da doğabilir. Ama şu anda bu koşullarda değiliz maalesef. Yapılan açıklamalar da demokratik düzlemden uzaklaşılmış olduğu gerçeğini kabul eden açıklamalar değil.” E-Gazetem.com
Politika
Yayınlanma: 14 Kasım 2024 - 15:07
CHP'de Adalet Buluşmaları başlıyor
CHP’nin Gölge Adalet Bakanı ve İzmir Milletvekili Gökçe Gökçen, Aydın Milletvekili ve TBMM Adalet Komisyonu CHP Grup Sözcüsü Süleyman Bülbül ile Muğla Milletvekili ve TBMM Adalet Komisyonu Üyesi Cumhur Uzun, parti genel merkezinde, CHP’nin düzenleyeceği “Adalet Buluşmaları” ile ilgili basın toplantısı yaptı.
Politika
14 Kasım 2024 - 15:07