“Sözlerime Gaziantep ve Mardin’de meydana gelen kazalarda hayatını kaybeden vatandaşlarımıza başsağlığı dileyerek başlamak istiyorum. Gaziantep ve Mardin’deki elim kazalar tüm boyutlarıyla soruşturulmaktadır. Böyle akıl almaz facialarla karşılaşmaktan dolayı üzüntülüyüz. Soruşturmalar neticesinde, failler hakkındaki işlemler yapılacaktır. Benzer kazaların bir daha yaşanmaması için her alanda ihtiyaç duyulan tedbirleri belirleyerek süratle uygulamaya geçireceğiz. Bu meselenin üstesinden gelmekte kararlıyız. Vatandaşlarımızı bir kez daha kurallara harfiyen riayet etmeye davet ediyorum. Ciddi mağduriyetler söz konusu. Bunun için devlet olarak 250 bin artı 50 bin Aile Sosyal Politikalar Bakanlığımız ailelere bu desteği sağlamış oluyoruz.Dünyanın en önemli kriz başlığı olan Rusya-Ukrayna savaşı etkileriyle devam ediyor. Türkiye olarak savaşın önce önüne geçmek ve barışla sonuçlanması için her türlü gayreti gösterdiğimize herkes şahittir. Sadece Ukrayna tahılının ülkemiz üzerinden dünyaya gönderilmesi bile insanlık için başlı başına kritik gelişmedir. Ülkemizin Rusya-Ukrayna krizinde sergilediği dengeli, barışçı ve çözüm odaklı yaklaşımın, önümüzdeki günlerde diğer alanlarda da müspet neticelere tahvil edilmesi için gayretlerimizi sürdürüyoruz. Amacımız uzak olmayan bir tarihte Putin ile Zelenski’yi ülkemizde bir araya getirerek bu krizi kökünden çözecek yolu açmaktır.Son dönemde ülke olarak bizi en çok zorlayan konunun faiz, kur ve enflasyon denklemiyle sınandığımız ekonomi olduğu gerçektir. Ekonomimizi mahvetme tehdidi gibi açık ve alçak bir saldırıya maruz kaldığımız 2018’den itibaren yeni programı hayata geçirmeye başladık. Bu programın teorik arka planının ve uygulama mantığının anlaşılması biraz vakit aldı.Biz enflasyon rakamlarının insanlarımızın hayatındaki olumsuz etkilerini her kesimin gelir seviyesini yükselterek bertaraf etmeye çalışırken aynı zamanda enflasyonu düşürecek tedbirleri de alıyoruz. Uzunca bir süredir enflasyonsuz ekonomik iklimde yaşayan ülkelerde, bizimkiyle mukayese edildiğinde daha küçük gözüken oranların etkileri daha yıkıcı hissediliyor. Bir yıldır yaşadığımız yüksek enflasyonu 1994 ve 2001 krizleriyle karşılaştırmak sadece bize değil vatandaşlara da haksızlık olur. Bugünkü enflasyon işsizlik kaynaklı değil küresel gelişmelerin tetiklediği dengesiz fiyat hareketlerinin sonucudur. Yani maliyet odaklı enflasyondur.Alın terimizle kazandığımız parayı dövizde tutarak başkalarının değirmenine su taşımaya, altında tutarak hareketsiz bırakmaya hiçbirimizin hakkı olmadığına inanıyorum. Hepimiz aynı Türkiye gemisinin içindeyiz. Bu gemi hızla yol alırsa kazanan hepimiz olacağız. Bu gemi ekonomi üzerinden açılan deliklerden su alırsa hepimiz boğulacağız. Düşük maliyetli TL’yi dövize ve altına yatırmak Türkiye gemisinde delik açmak demektir. Devletin sağladığı kolaylıkları amacı dışında kullanmak Türkiye gemisinde delik açmak demektir. Girdi maliyetleriyle izahı olmayan fiyatlar koyarak piyasanın dengesini bozmak Türkiye gemisinde delik açmak demektir. Yapabileceği yatırımı yapmamak, üretmemek Türkiye gemisinde delik açmak demektir. Tespit ettiğimiz sorunların ahlaki temelli olduğunu gördüğümüz için çözüm yolları arıyoruz.”Cumhurbaşkanı “Mısır üreticilerimize de müjde vermek istiyorum. TMO, hasat dönemi yaklaşan mısır alım fiyatını ton başına 5 bin 700 lira olarak uygulayacaktır” dedi.E-Gazetem.com
Gündem
23 Ağustos 2022 - 09:14
Güncelleme: 23 Ağustos 2022 - 09:17
"KRİZİ KÖKÜNDEN ÇÖZECEĞİZ"
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, iş dünyası ve vatandaşa Türk Lirası çağrısında bulundu. Erdoğan, “Son dönemde ülke olarak bizi en çok zorlayan konunun faiz, kur ve enflasyon denklemiyle sınandığımız ekonomi olduğu gerçektir. Ekonomimizi mahvetme tehdidi gibi açık ve alçak bir saldırıya maruz kaldığımız 2018’den itibaren yeni programı hayata geçirmeye başladık. Bu programın teorik arka planının ve uygulama mantığının anlaşılması biraz vakit aldı" dedi.
Gündem
23 Ağustos 2022 - 09:14
Güncelleme: 23 Ağustos 2022 - 09:17